İzmir’de hak gasplarına karşı sokakları dolduran, haklarından vazgeçmeyen kadınlar neden sokaklarda olduklarını yazdılar.

Sokaktayım, çünkü faşist bir darbe ile kadınların, gençlerin, çocukların, LGBTİ+’ların iradesini savunduğu için gözaltına alınan, tutuklanan onlarca insanın mücadelesini devam ettiriyorum. Sokaktayım, çünkü demokratik bir cumhuriyet için mücadele ediyorum. (Didar, 33)

Sokaktayım, çünkü öğrencilerimin demokratik Türkiye, özgür ve özerk üniversite talebiyle başlattıkları eylemlerini destekliyorum, üniversitelerimizin ve toplumumuzun geleceğine sahip çıkıyorum. (Akedimisyen, 33)

Sokaktayım, çünkü o kadar çok şeyden vazgeçirmek istiyorlar ki hepsinden bıktım. Dünümü, bugünümü, yarınımı evde bırakmak istemiyorum. Elimizde kalanlar ve fazlası için çabalamamız lazım. Bunun için sokaktayım. (Deniz, 31)

Sokaktayım, çünkü bir kadın olarak hayatımı korkarak yaşamak zorunda bırakılmak benim gerçekliğim değil. Bunu kabul etmiyor; kendim için, dünya için, kadınlar için, çocuklar için, evrende var olan her bir tane için, insanca bir yaşam için sokağa çıkıyorum. Dünyanın her yerinde direnen, yaşamak isteyen, insanca yaşamak isteyen, elindekiyle yetinmeyecek olan çünkü elindekinin insandan, doğadan, yaşamdan yana olmadığını bilen ve bilecek olan gençler, kadınlarız biz. Sokaklar bizlerle, biz sokaklarla özgürleşeceğiz! Sokağa Özgürleşmeye! (Samiye, 18)

Sokaktayım, çünkü adaletten ve demokrasiden yoksun, yoksulluğun hüküm sürdüğü koşullar, kadınların köleleştiği düzen bitsin istiyorum. Kayyımların, gözaltı, tutuklama furyasının normalleşmesini çok tehlikeli görüyorum. Kürtler, LGBTİ+’lar, göçmenler nefret nesnesi haline gelirken evde duramıyor, uyuyamıyorum. (Antigone, 44)

Sokaktayım, çünkü umut sokaklarda. (Figen 50)

Sokaktayım, çünkü her gün “Bugün hangi adaletsizliğe karşı sesimi çıkarmalıyım?” diye düşünmek zorunda kalmak istemiyorum. Seçmek zorundayım çünkü mevcut koşullarda hayatımı idame ettirmeye çalışırken bir günde yaşanan tüm adaletsizliklere sesimi çıkaracak gücü kendimde bulamıyorum. Gücümün yetmediği, yetişemediğim onca kötülük hiç yaşanmasın istiyorum. (Dilan, 26)

Sokaktayım, çünkü demokratik haklarıma sahip çıkmak istiyorum. Kadınların, işçi, emekçi ve öğrencilerin direnişinin yanında olmak, hak, hukuk ve adalet için mücadele etmek istiyorum. (lady godiva)

Sokaktayım, çünkü bedenimiz, emeğimiz üzerinde tahakküm kurmaya çalışanlara, yasal haklarımızı, 6284’ü gasp edenlere karşı katledilen kız kardeşlerimiz ve bir kişi daha eksilmemek için sokaktayım. (Quzulqurt, 34)

Sokaktayım, çünkü haklarımızı gasp eden, gasp etmek isteyen faşist iktidarlara boyun eğmiyorum.  Kadınların, çocukların, lubunyaların, Kürtlerin, Alevilerin, tüm ezilenlerin sesi olmak için sokaktayım. Makbul kadınlığınıza, vatandaşlığınıza, kalıplarınıza sığmıyorum, sokaktayım. (Gönül, 42)

Sokaktayım, çünkü faşizme, emek sömürüsüne, erkek egemen sisteme karşı direnmekten başka çaremiz yok. (Zilli ,29)

Sokaktayım, çünkü bir yandan her gün en az üç kadının öldürüldüğüne, kadınların ”Bugün başıma bir şey gelecek mi?” korkusuyla sokakta yürüdüğüne, öğrenci yurtlarında dahi rahatça tacizciler girdiğine şahit oluyoruz. Kadınların, çocukların, hayvanların, sokakta, yurtlarda, okullarda ve en çok da ”güvenli” görülen evlerinde dahi şiddete maruz bırakıldığına ve hatta öldürüldüğüne şahit oluyoruz. Biz yaşamak ve en kıymetlisi de güvenli, güvenceli yaşamak istiyoruz, insanca yaşamak istiyoruz. Bu isteklerimizin insani ve en temel hakkımız olduğunu bildiğim yerde sokaktayız, sokaktayım ve sokakta olmaya devam edeceğiz. Mücadelemiz her kadına ulaşana, her kadın güvende olana kadar da devam edeceğim. Çünkü biliyorum ki haklar altın tepsiyle sunulmaz, alınır. Biliyorum ki devrim sandıkta değil, sokakta gerçekleşir. (Sevde, 29)

Sokaktayım, çünkü kaybedecek hiçbir şeyim yok. Özgürlüğümüz, irademiz bu iktidar tarafından yok hükmünde. Bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyecek kimse kalmadı artık. Yılan herkesin cebini, boynunu, düşüncesini, canını sıkıyor. “Artık yeter!” sesleri tüm Türkiye’de hatta dünyada yankılanıyor. Sokaktaydık; haklarımızı, özgürlüğümüzü, irademizi alana kadar sokaklarda olmaya devam edeceğiz. (Seda, 24)